ABD İstanbul Başkonsolosu Sharon A. Wiener Türk öğrencileri ABD’de eğitim almanın avantajlarını incelemeye ve başvuruda bulunmaya davet ediyor.
Uzun yıllardır, çok sayıda Türk öğrencisi yurtdışında eğitim almıştır. Bu süreç içinde binlerce Türk genci de Amerika Birleşik Devletleri’nde okumayı tercih etmiştir. Diğer ülkelerle süregelen rekabete rağmen, Amerika’da eğitime gösterilen yoğun ilgi devam etmektedir. Uluslararası Eğitim Enstitüsü (Institute of International Education) verilerine göre, 2005-2006 eğitim yılında Amerikan üniversitelerinde okuyan Türk vatandaşı sayısı yaklaşık 12.000’i buldu.
Böylelikle A.B.D.’de eğitim görmekte olan öğrenciler sıralamasında Türk öğrenciler Avrupa ülkeleri arasında birinci sıraya, küresel anlamda ise 8. sıraya oturmuş bulunuyor. Akademik danışmanlara Amerika’da eğitim konusunda yöneltilen sorular halen artmaktadır, ve ben de Amerika’da eğitimden yararlanabileceğini düşünen gençleri, bu ilgilerini bir an önce harekete geçirmeleri konusunda hararetle teşvik ediyorum.
Dünyanın en iyi eğitim kurumlarının birçoğuna ev sahipliği yapan Amerika Birleşik Devletleri, yurtdışından gelecek olan nitelikli öğrencileri memnuniyetle kabul etmekte, bundan heyecan duymaktadır. Dünya’nın hemen her ülkesinden yaklaşık 600.000 öğrenci ve profesör, Amerikan Yüksek Eğitimi macerasına katılmaktadır. Bu çeşitlilik hem sistemimize güç veren en önemli unsurlardan birini oluşturmakta, hem de tüm katılımcıların akademik ortamını zenginleştirmektedir.
21. yüzyılın Amerikan üniversitesi ilerlemek isteyenlere, en son teknikleri öğrenmek, en yeni teknolojileri kullanmak, çalışırken ve eğlenirken akıl ve zekálarının denklerini bulmak, farklı düşünen insanlarla, farklı yaklaşımları ve çözümleri olan insanlarla bir arada olmak isteyenlere imkán sağlayan bir mıknatıstır. Sistemimizin bu esnekliği Amerika’da öğrenim görmenin ana vasıflarından biridir. Bazı ülkelerde olduğu gibi, burada öğrenciler ana bilim dallarından uzaklaşmalarına fırsat vermeyen dar alanlara yönlendirilmiyorlar. Bilim dalları arasındaki dayanışma, Amerika Birleşik Devletleri’nde eğitimin ayrılmaz bir parçasıdır. Fizik dalında okuyan bir öğrenci müzik fakültesinde yeni bir bakış açısı kazanırken, tıp öğrencisinin şiire bakışı insan sağlığını anlamasına yardımcı oluyor. Öğrenciler, yenilikçi, lider, girişimci ve geleceğe rehber olabilmelerini sağlayan genişletilmiş bir bakış açısıyla mezun oluyorlar.
İlk bakışta Amerika’da yüksek eğitimin maliyeti yüksek gözükse de, bu engeli aşmanın yolları var. Üniversitelerimizin maliyetleri çok değişkendir. Eğitim masrafları, harçlar ve yaşam masrafları, eğitim kurumuna ve bulunduğu yere göre 10.000 dolar ile 40.000 dolar arasında değişebiliyor. Aday öğrenciler bütçelerine uygun kurumları hedefleyebilirler. Nispeten pahalı olan özel eğitim kurumlarının birçoğu uluslararası öğrencilere başarıya veya ihtiyaçlarına göre maddi yardım sunmaktadır. Maddi destek fırsatları lisansüstü eğitim seviyesinde daha da artarken, öğrencilere öğretim görevlisi, araştırma veya asistan pozisyonlarına başvurma imkánları sunulmaktadır.
Üniversiteye giriş başvuruları ve maddi destek hakkında daha fazla bilgi almak için Türkiye Fulbright Komisyonu’ndaki eğitim danışmanlığı hizmetimiz iyi bir başlangıç noktasıdır: www.fulbright.org.tr.
Bazıları Amerikan vizesi almanın zor olduğunu düşünmekte ve bir Amerikan üniversitesine kabul edilseler bile vize alamayabilecekleri kaygısını taşımaktadırlar. Bu anlaşılabilir bir kaygı olsa da, gerçek tablo - birçok insanın beklediği kadar cesaret kırıcı olmamakla birlikte - biraz daha karmaşık. Son 12 ay içinde Amerika’da eğitim ve akademik değişim programlarına katılmak üzere Türk öğrencilerine 17.000’i aşkın vize verdik. İstanbul ve Ankara’daki konsolosuk işleri bölümlerimiz bu vize başvurularına öncelikli randevular vermektedir. Büyük çoğunlukla, başvuruda bulunanlar konsolosluk görevlisi ile yaptıkları mülakatın sonunda vizenin verilip verilmeyeceğini öğrenirler ve vizeleri yaklaşık üç gün içerisinde ellerine geçer. Başvuruda bulunanların tümü vize alamasa da, yüzde 85 gibi önemli bir oranına vize verilmektedir.
Amerika Birleşik Devletleri, rekabet üstünlüğünü sürdürmek açısından en iyi ve en nitelikli öğrencileri çekebilmenin ne kadar önemli olduğunun bilincindedir. 11 Eylül 2001 terör saldırısı, vize ve sınır kontrollerini suistimal eden kişiler tarafından güvenliğimize karşı düzenlenen belirgin bir eylemdi. Güvenliğimizi korumak ve Amerika’yı dış dünyaya açık tutmak amacıyla, vize işlem sürecimizi iyileştirmeye ve hızlandırmaya yönelik teknolojilerimizi geliştirmekle birlikte, personelimizi de arttırdık. Bu iyileştirmeler sayesinde uzun süre vize beklemek, artık büyük ölçüde geçmişte kalmıştır. Başvuruların yüzde 98’i mülakatlardan 2-3 gün sonra öğrencilerin vizelerini almalarıyla sonuçlanır, ve Türkiye’de mülakat bekleme süresi çok nadiren birkaç haftadan fazladır. Yeni geliştirmiş olduğumuz Öğrenci Değişim ve Ziyaretçi Bilgi Sistemi, öğrencilerin vizelerine zamanlı bir biçimde kavuşmalarını sağlıyor. Bununla birlikte, Büyükelçiliğimiz her yıl özel bir çaba göstererek öğrencilerin okulun ilk gününe yetişmeleri için mülakatlarının zamanlı bir biçimde yapılmasını sağlıyor. Bu sene de bundan farklı olmayacaktır.
Amerika Birleşik Devletleri’ne ziyaret ya da eğitim amaçlı seyahat için geçerli vize kriterlerini değiştirmedik. Elektronik parmak izlerinin alınması, öğrenci ya da ziyaretçilerin Amerika’ya meşru girişleri için gerekli süreçten geçmelerini kolaylaştırmakta ve hızlandırmaktadır.
Amerika Birleşik Devletleri Türk öğrencilerine etkileyici çeşitlilikte eğitim hizmetleri ve güvenlik sunmaktadır. Bu ülkenin vatandaşlarını Amerika Birleşik Devletleri’nde eğitim almanın avantajlarını incelemeye ve başvuruda bulunmaya davet ediyorum.
Kaynak: Hürriyet IK - 23 Aralık Pazar