Almanya'nın başkentidir. 1943'te Almanya ikiye bölününce, Berlin de Doğu Berlin ve Batı Berlin diye ikiye bölündü. Doğu Berlin, Doğu Almanya'nın başşehri, Batı Berlin ise Batı Almanya'nın bir eyaleti oldu. 1961'de Doğu Almanya tarafından yapılan ve "Utanç Duvarı" diye tanınan Berlin Duvarı, Almanya'nın bölünmüşlüğünün bir sembolüydü. 1990'da iki Almanya'nın birleşmesiyle Berlin Duvarı yıkıldı. Kilise merasimiyle birleştirilen Berlin, Birleşik Almanya'nın baş şehri oldu.

Berlin şehir merkezinin ortasından geçen Spree Irmağının buzul vadisi üzerinde, Atlas Okyanusunun etkisinin azaldığı ve kara ikliminin başladığı yerde kuruludur. Bu yüzden havası soğuk ve az nemli, öte yandan diğer sanayi şehirlerine göre de temizdir. Berlinde kış aylarında ortalama sıcaklık 0°C, yaz aylarında ise 18°C'dir.

Berlin, sanat alanında da dünyanın en önemli şehirleri arasındadır. Üç opera, filarmoni, birçok tiyatro, konser salonu ve kütüphanenin yanı sıra; Berlin Film Festivali, festival haftaları ve tiyatro günleri, tüm sanatseverleri Berlin'e çekmektedir. Berlin, Almanya'nın sadece siyasi değil, aynı zamanda da kültür başkentidir. Berlin'de birçok müze bulunmaktadır.

Avrupa Merkez Bankası'nın burada olması, kenti Avrupa'nın finans başkenti yapmıştır. Ren Nehri'nin en önemli kollarından Main Nehri üzerinde bulunan Frankfurt; Almanya'nın finans, ulaşım ve ticaret merkezidir. Johann Wolfgang von Goethe Frankurt'ta doğmuştur. Frankfurt'da çok sayıda gökdelen ve kule bulunmaktadır. Sayısı 100'ü bulan ve Main Nehri kenarında toplanan nehrin resmettiği gökdelenler kente dinamik bir atmosfer kazandırmaktadır.

Çayırlar, yeşillikler, köprüler, görkemli manzaralar ve muhteşem gezinti yerleri, Main Nehri'nden hayata akan doğal güzelliklerdir. Kentte modern yapılar çok olsa da Frankfurt sanılanın aksine taş ve duvarla değil, yeşil ile örtülü bir kenttir.Frankfurt, global zıtlıkları bünyesinde barındıran kozmopolit bir kenttir. Gökdelenler ile ahşap yapılar, Japon suşisi ile elma şarabı aynı kentte hayat bulur. Bu çağdaş ve geleneksel kimlikler Frankurt'ta eş zamanlı olarak yaşanır. Para ve global finans pazarı, fikir üretimi ve kitap fuarlarıyla bir tezat oluşturmaz. Entellektüeller ile finansçılar hep beraber kentin sosyal yaşamını inşa ederler.

Brober Hirschgraben'de bulunan Goethe'nin Evi (Goethe-Haus), kentin en popüler turistik yerlerinden biridir. Goethe'nin anne ve babasıyla yaşadığı bu evde hayatına dair çok şey öğrenebilirsiniz. Frankfurt, bulundurduğu gökdelenlerin kuleleriyle de ün yapmıştır. 260 metre yüksekliğiyle kıtanın en yüksek ofis binası Commerzbank Kulesi, kentin sembolüdür. Main Nehri'nin her iki yakası, sanatseverlerin en çok hoşuna giden, Almanya ve Avrupa'nın en önemli müze merkezlerindendir.

Almanya'nın ikinci büyük şehridir ve kendi başına ayrı bir eyalet oluşturur. Aynı zamanda Avrupa Birliği'ndeki en büyük 6. metropoldür. Almanya'nın dünyaya açılan kapısı da denilen kent, Almanya'nın en büyük limanına da sahiptir. Hamburg Almanya'nın kuzeyinde yer alır. Kuzey Denizi'ne akan Elbe nehri kıyısındadır. Şehrin tam merkezinde iki büyük iç göl yer alır. Ayrıca şehrin içinden bir sürü nehir akmaktadır, dolayısıyla bu özelliğinden dolayı şehirde tıpkı Amsterdam veya Venedik gibi çok sayıda irili ufaklı köprüler bulunmaktadır.

Elbe Nehri genişletilerek dünyanın en büyük limanlarından biri yapılmıştır. Denize yakın bir konumda bulunmasının etkisinden dolayı iklimi nispeten diğer kuzey kentlerine göre ılımandır. En sıcak ayı olan temmuzda hava sıcaklığı ortalama 19°C civarındadır. Hamburg gerek ticari,gerekse hizmet sektörü açısından kuzey Almanya'nın en büyük sanayi kentidir.Özellikle havacılık sektörü,uçak üretiminde dünyanın en büyük 3.kentidir. Kimya, makina,gemi inşaat ve bankacılık sektörleri oldukça önemli yer tutmaktadır.

Diğer kuzey alman kentleri gibi Hamburg'unda mimarisi Backsteingotik tarzından etkilenmiştir.Tamamen düz olan şehri,özellikle güzel havalarda yürüyerek gezmek son derece keyiflidir.Şehrin içinde çok sayıda park bulunmaktadır. Ayrıca küçük turistik gezi tekneleri ile Binnen ve Aussenalster göllerinde ya da limanda (Hafen)veya kanallarda tekne ile şehiri nehirler üzerindende gezebilirsiniz. Hamburg'da Amsterdam'daki kırmızı lamba bölgesini (red light district) andıran St.Pauli bölgesinde Reeperbahn Caddesi bulunmaktadır. Bu bölgede çok sayıda gece kulübü ve diskotek yer alır.

Şehrin güzelliğini değerlendirmek için Belediye Binası ( Rathaus) ‘un tepesinden de kuş bakışı bir göz atabilirsiniz.

Ülkenin en eski ve geleneksel kenti olan Köln, Almanya'nın Kuzey Rhine-Westphalia (Nordrhein-Westfalen) Federal Eyaleti'ne bağlıdır. Avrupa'nın en önemli nehirlerinden biri olan Ren Nehri üzerinde yer alan Köln; Berlin, Hamburg ve Münih'ten sonra Almanya’nın dördüncü büyük kentidir. Köln, birasıyla (Kölsch) ünlüdür. Kent merkezinde bulunan Domschatzkammer Katedrali, sahip olduğu kaftanlar, heykeller, kutsal emanetler ve ayin eşyaları ile göz kamaştırır.

Çok sayıda sanat galerisi, her tarzda ve her döneme ait müzik, edebiyat eserleri, fotoğrafçılık, tiyatro, el sanatları, ticaret fuarları, kongreler, karnavallar ve konserler kentin kültürel zenginliğini meydana getirir.

Der Keller Tiyatrosu, Dom Tiyatrosu, Scala Tiyatrosu, Atelier Tiyatrosu ve Millowitsch Tiyatrosu kentte bulunan önemli tiyatrolardır. Köln, mimari yapıları, tarihi ve kültürel hazineleri ile bir dünya kentidir.

Münih, ülkenin Bavaria Eyaleti’nin başkentidir. Almanya’nın güneyinde Yukarı Bavaria açıklarında bulunan kent, Avrupa’daki Alp Sıradağ sisteminin 50 km kuzeyinde yükselir. Sofistike bir kültürel yapıya sahip Münih, Avrupa’nın en önemli kültür merkezlerinden biridir. Münih’in bira imalathaneleri dünya çapında bir üne sahiptir. Hava ve çevre kirliliği oranı oldukça düşük olan kent, sakinlerine oldukça kaliteli bir hayat sunmaktadır.Kraliyet ve modern mimariler, müzeler, kaleler, sayısız parklar, muhteşem Gotik kiliseler, pazarlar ve mevsimsel etkinlikler, kent yaşamının çok yönlü yapısını meydana getirir.

İsviçre sınırına yakın bir yerde, Almanya’nın en güzel tatil bölgelerinden birinde yer almaktadır. Direkt göl konumundan dolayı, çok fazla gezi ve spor olanakları mevcuttur. Büyük bir pazar meydanına sahip olan, arabanın bulunmadığı eski yerleşim merkezi ve gotik Münster, keyifli lokantalar ve sokak kafeteryaları, ayrıca göl kenarında uzun sahil  gezintileri bu küçük şehire özel güneyimsi bir hava vermektedir.

Hem rüya gibi çevresi, hem de yaklaşık 1.300 yıllık tarihi, Radolfzell’i heyecan verici bir tatil merkezi haline getirmektedir.Rodolfzell;  yelkenli,sörf, golf, tenis, plaj voleybolu, futbol, tırmanma ve ata binme gibi çok sayıda spor ve aktiviteye olanak sağlamaktadır.

Regensburg, Almanya’nın en eski şehirlerinden biridir. II. Dünya Savaşı sırasında yaşanan bombardımandan nispeten sağ çıkmıştır. Günümüzde, pek çok insan muhteşem bir şekilde ayakta kalmayı başarmış eski şehri ve Orta Çağ’a ait pek çok yapıyı görmek için akın etmektedir. 12. yy’a ait Taş Köprü, Kutsal Topraklara giden Haçlılar tarafından kullanılmıştır. Regensburg Katedrali (veya Dom St.Peter), güney Almanya’da bulunan Gotik mimarisinin en seçkin örneklerinden biridir.